E-Spor. Belki bazılarımız duydu belki bazılarımız nedir bu e-spor diyecek. Elektronik spor anlamında kullanılan e-spordan bahsedeceğiz bu yazımızda. Nasıl sporun elektroniği mi olur diyecek olursanız evet oluyor bu şekilde adlandırılıyor.
Elektronik sporlar, kısa sürede dünya genelinde milyonlarca insanın ilgisini çeken ve büyük bir endüstri haline geldi. Nedir bu elektronik sporlar diyecek olursanız Elektronik spor, organize video oyunu yarışmalarına verilen isim. Bir bilgisayar oyunu için turnuva yapılıyor insanlar geliyor yarışıyor ve bir kazanan veya kazanan bir takım oluyor. Yani en kaba şekliyle bir grup insan bilgisayar oyunu oynuyor, birbirlerini yenmeye çalışıyor ve binlerce insan bunu takip edip, izliyor.
E-spor terimi, ilk kez 1970'li yılların sonlarında ortaya çıktı. Ancak, e-sporun bugünkü popülerliğine ve etkisine ulaşması, 2000'li yılların başlarına dayanıyor. Özellikle internetin yaygınlaşması ve online oyunların ortaya çıkması, e-sporun gelişimine ivme kazandırdı.
İlk e-spor turnuvası, 1972'de Stanford Üniversitesi'nde Spacewar oyunuyla gerçekleştirilmiştir. İlk e-spor etkinliği 1997'deki Quake Turnuvası ile gerçekleşti.
StarCraft, Counter-Strike ve Warcraft gibi oyunlar, e-sporun temellerini atmış ve oyuncuların rekabet etmeye başlamasına olanak tanımıştı. İlk e-spor turnuvaları, bu oyunlar etrafında düzenlenmeye başlandı. Zamanla, e-spor organizasyonları, ligler ve profesyonel takımlar ortaya çıkarak e-sporu daha düzenli ve rekabetçi bir hale getirdi.
E-sporun popülerliğindeki artış, birçok faktörün bir araya gelmesiyle gerçekleşti. İşte bu faktörlerden bazıları:
1) İnternetin Yaygınlaşması:
İnternetin evlere girmesiyle birlikte, oyuncular artık dünyanın dört bir yanındaki diğer oyuncularla rekabet edebiliyor ve turnuvalara katılabiliyor. Bu, e-sporun uluslararası bir boyut kazanmasını sağladı. Evinde oturan bilgisayar oynayan genç, uluslararası bir arenada kendini göstermek istiyor.
2) Oyun Geliştirme Teknolojilerindeki İlerlemeler:
Oyun geliştirme teknolojilerindeki sürekli ilerlemeler, oyunların daha etkileyici, görsel açıdan çekici ve rekabetçi hale gelmesine olanak tanıdı. Bu da izleyicilerin ilgisini artırdı.
3) Büyük Sponsorluk Anlaşmaları:
Büyük şirketlerin ve markaların e-spor takımlarını ve turnuvalarını sponsorlaması, e-sporun ticari bir endüstri haline gelmesine katkı sağladı.
4) Yayın Platformları:
Yayın platformları, oyuncuların ve turnuvaların canlı yayınlanmasını sağlayarak e-sporun geniş kitlelere ulaşmasını kolaylaştırdı.
Futbol kulüpleri, futbolcular takımlar kurdu. Yakın zamanda eski futbolcu Agüero’nun kurmuş olduğu bir e-spor takımına Messi ortak oldu. Fenerbahçe, Galatasaray gibi takımlar bazı oyunların rekabetçi arenasında takımlar kurdu. Bu takımlar birçok alanda yarışabiliyor. Takım dilediği oyunda yarışabilir.
Belki bizler henüz duymadık, bilmiyoruz fakat birçok gencin hayallerini süsleyen bir şey oldu e-sporcu olmak. Belki futbol maçı takip ederken ataları yeni nesil gençler e-spor turnuvaları takip etmeye başladı. Kurtlar vadisi çıktığı zaman nasıl ki bazı gençler onları örnek aldı giyim kuşamını değiştirdiyse bugün de bazı gençler o e-sporcuları örnek alıp onlar gibi olmaya çalışıyor. Bu yalnızca e-sporcular için değil yayıncılar için de geçerli.
Bazıları ise saatlerce oyun oynuyor ve e-sporcu olacağım ben deyip kariyerini, geleceğini tehlikeye atıyor.
E-spor, sadece oyuncular için değil, aynı zamanda antrenörler, yorumcular, organizatörler ve diğer uzmanlar için de iş olanakları yarattı. Maçlar oynanıyor, sunucular bunu sunuyor. Bu da e-sporun sadece bir hobiden çok, bir kariyer ve endüstri olmasına olanak tanıdı.
Oyun endüstrisi gelişiyor bu aşikar. Bazı oyunlara özel konser veren sanatçılardan bahsetmiştik. Zamanın sinemasının yerini alacak bir noktaya doğru ilerliyor. Önceden oyuncular yalnızca filmlerde oynarken, reklamlar sadece filmlerin arasında olurken şimdilerde oyuncular oyunlarda oynuyor. Yüzlerini oralarda görüyoruz. Oyunların açıklandığı etkinliklerde büyük reklamlar dönüyor. E-spor turnuvaları için büyük sponsorluklar alınıyor.
Teknoloji ile birlikte hobiler, endüstri, çocuklar, bizler hepimiz değişiyoruz. Stadyuma gidip futbol maçı izlemiyor artık bütün gençler. Stadyumlarda e-spor maçları izliyor. Counter’ın e-spor maçını izliyor.
Bu bir gelişim değil bu bir değişim. Teknoloji ile birlikte edinmiş olduğumuz bir gelişim değil teknolojinin bize getirmiş olduğu bir değişim. Bu değişimi benimsemek veya kabullenmek zorunda değiliz. Fakat bunu bilmeliyiz. Farkında olmalıyız. Bugün değil belki ama ileride çocuklarımız için bunlar cezbedici bir noktaya gelecek olursa ne olduğunu bilmeli, ona göre reaksiyon alabilmeliyiz. İnternette video izliyor derken belki kendine örnek aldığı bir yayıncıyı izliyor onun yolundan gitmeye çalışıyor. Bizler çocuklarımızı gerçek hayatta koruduğumuz gibi kimler ile arkadaşlık ettiğini araştırdığımız gibi, sanal ortamda da aynısını yapmalı kimler ile iletişim kurduğunu, kimi örnek aldığını neler izlediğini bilmeli, öğrenmeliyiz.
